Hazırlaması yürek burkan bir yazı ile karşındayız. Türk Müziği’nin efsane isimlerinden birini daha uğurladık maalesef ki. Biz de güzel insan Edip Akbayram’ı en iyi şekilde anmak, onun hayatını seninle paylaşmak istedik.
Edip Akbayram başlangıçtan itibaren ne yapmak istediği şöyle açıklıyordu:
“Kalıcı bir şeyler yapmak istiyordum. Fikret Kızılok ve Cem Karaca’nın Anadolu ezgilerini pop çizgisinde söylemelerini örnek olarak aldım. Toplumcu müzik yapmak istedim. Müziğimde geniş halk kitlelerinin yaşamı, sorunları olmalıydı. Ancak sivri, ucuz kahramanlıklardan da uzak durmaya çalıştım. İnançlarımdan, düşüncelerimden, politikamdan taviz vermeden, müzik tekniğinden yararlanarak, sorunlu, yoksul, geniş halk kitlelerine ulaşmak, daha çağdaş bir şeyler yapmak istiyordum.”
Hem anlam yüklü sözleri hem de güçlü sesiyle, aynı zamanda da halkın sesi olan “Güzel Günler Göreceğiz” ile umut aşılayıp, “Aldırma Gönül” ile kalbimize dokunan sanatçı Edip Akbayram’ı saygı ve sevgiyle anıyoruz…
“Garip” şarkısı gibi başlamıştı hayatı Edip Abi’mizin… Çocuk felcine yakalanarak başladığı hayata dezavantajlı başlamıştı. Okula yürüyemediği için, destekle gittiği yıllarda bile müziğe olan tutkusu asla dinmemişti. Lise yıllarında “Siyah Örümcekler” adlı müzik grubunu kurarak sahnelere ilk başarılı adımını atmıştır.
Edip Akbayram o yıllar için şu cümleyi kurmuştur;
“Haftalığımdan biriktirdiğim paralarla ünlü pop şarkıcılarının konserlerine gider, eve döndüğümde aynanın karşısında onların taklitlerini yapardım.”
İlk profesyonel adımı ise; 1970 yılında “Kendim Ettim Kendim Buldum” plağını çıkararak yapmıştır. 1971 yılında katıldığı Altın Mikrofon Yarışması’nda Aşık Veysel’in şiirinden esinlenerek bestelediği “Kükredi Çimenler” şarkısını söyleyip, birincilik elde etmiştir. 1974 yılında Dostlar Orkestrası ile müziğin en güçlü seslerinden biri konumuna gelse de onu zor yıllar bekliyordu.
1980 yılı size bir şey hatırlatıyor, değil mi? O dönemde şarkıları yasaklandı, konserleri iptal edildi, televizyonda görülmesi engellendi. O dönem için “Aldırma Gönül” şarkısı ise, büyük bir umut şarkısı olmuştu. Maddi sıkıntılar çekmek uğruna, asla taviz vermeyen Edip Akbayram, güçlü mücadelesini bu sıkıntılara rağmen sürdürmüş ve daima halkın sesi olmuştur.
Yıllar süren yasaklardan sonra, “Nice Yıllara Gülüm” albümüyle sanat camiasına yeniden altın eserler kazandırmaya başlayan Edip Akbayram, “Türküler Yanmaz” albümüyle de en büyük çıkışını gerçekleştirmiştir.
Türkiye’nin en büyük halk sanatçılarından biri olmaktan asla vazgeçmeyen Edip Akbayram, Türkiye’nin en fazla konser veren sanatçılarından birisi olmuştur. Random isimlerle sahne ismi oluşturup izleyicilere köpek muamelesi yapanlara para bayılanlar, gerçek sanatçılar şu anda başka bir dünyada toplanmış konumda…
